Devletin İşlemlerinde İlgili Kişilerin Hangi Kanun Yollarına ve Mercilere Başvuracağı ve Sürelerini Belirtmek Zorunda Olduğu

Baro Pulu Eksikliğinin 4734 Sayılı Kanun'un 65. Maddesi Uyarınca Tebliğ Edilmesi Gerektiği

Devletin İşlemlerinde İlgili Kişilerin Hangi Kanun Yollarına ve Mercilere Başvuracağı ve Sürelerini Belirtmek Zorunda Olduğu

Devletin İşlemlerinde İlgili Kişilerin Hangi Kanun Yollarına ve Mercilere Başvuracağı ve Sürelerini Belirtmek Zorunda Olduğu

 T.C.

DANIŞTAY

13. DAİRE

E. 2015/**

K. 2016/**

T. 17.3.2016

• İHALE İŞLEMİNDE İDAREYE ŞİKAYET BAŞVURUSU ( İdare Tarafından Şikayet Hakkında On Gün İçinde Karar Alınacağı Alınan Kararın Üç Gün İçinde Şikayetçi ve İsteklilere Tebliğ Edileceği - Davalı İdarece Şikayetçiye İncelemenin Devam Ettiği Bildirilerek On Günlük Karar Alma Süresi Geçtikten Sonra Alınan Ret Kararı Tebliğ Edilerek Şikayetçinin Yanıltıldığı Şikayetin Reddi İşlemine Karşı Açılan Davanın Süre Yönünden Reddinin Hatalı Olduğu )

• SÜRE AŞIMI NEDENİYLE DAVANIN REDDİ ( Devletin İşlemlerinde İlgili Kişilerin Hangi Kanun Yollarına ve Mercilere Başvuracağı ve Sürelerini Belirtmek Zorunda Olduğu - İhaleye Yönelik Başvurunun İncelemenin Devam Ettiği Gerekçesiyle On Günlük İnceleme Süresi Geçtikten Sonra Cevap Verilerek Davacının Yanıltıldığı Davanın On Günlük Süre Geçtikten Sonra Açıldığı Gerekçesiyle Reddinin Hatalı Olduğu )

2709/m. 40

4734/m. 54, 55

ÖZET : Kesinleşen ihale kararına karşı davacının 10 gün içerisinde ihaleyi yapan idareye şikâyet başvurusunda bulunduğu, ihaleyi yapan idarenin yazısında şikâyet başvurusu üzerine incelemenin devam ettiğinin belirtildiği, 10 günlük yasal süre içerisinde şikâyet başvurusunun sonlandırılmadığı, bu süre bittikten sonra cevap verilmek suretiyle davacının yanıltıldığı, keza şikâyetin reddine dair işlemde de, yazının tebliğinden itibaren 10 gün içinde itirazen şikâyet başvurusunda bulunabileceği belirtilerek Anayasanın 40. maddesi ihlal edilmek suretiyle davacının yanıltıldığının kabulü gerekir.

İstemin Özeti : Ankara 2. İdare Mahkemesi'nin 15.5.2015 tarih ve E:2015/305, K:2015/622 Sayılı kararının; şikâyet başvurusunun reddi üzerine süresinde itirazen şikâyet başvurusunun yapıldığı, işlemin hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.

Savunmanın Özeti : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği savunulmaktadır.

Danıştay Tetkik Hakimi Düşüncesi : Temyiz isteminin kabulü gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi'nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, dosya tekemmül ettiğinden yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin işin gereği görüşüldü:

KARAR : Dava; davacı şirket tarafından yapılan itirazen şikâyet başvurusu üzerine tesis edilen 4.2.2015 tarih ve 2015/UH.IV-464 Sayılı kararının iptali istemiyle açılmış; İdare Mahkemesi'nce; ihaleye teklif veren davacı şirketin "ihale üzerinde kalan isteklinin aşırı düşük teklif açıklamalarının mevzuata uygun olmadığı' iddiasıyla 24.12.2014 tarihinde kayda giren dilekçeyle idareye şikâyet başvurusunda bulunduğu, idarenin 5.1.2015 tarihli cevabi yazısında "... dilekçenizde belirtilen hususlar doğrultusunda incelemeler yapılmaktadır." ifadelerine yer verildiği, sonrasında 19.1.2015 tarihinde tebliğ edilen 13.1.2015 tarihli işlemle şikâyet başvurusunun reddedildiğinin bildirildiği, davacı tarafından 26.1.2015 tarihinde Kuruma yapılan itirazen şikâyet başvurusunun süre yönünden reddedilmesi üzerine davanın açıldığı, davacı şirketin 24.12.2014 tarihinde idareye şikâyet başvurusunda bulunduğu, idarenin on günlük sürede şikâyet başvurusu üzerine bir karar vermediği, bu süre geçtikten sonra 13.1.2015 tarihinde şikâyet başvurusunu reddettiği ( 19.1.2015'te tebliğ ettiği ) açık olup, davacının idarenin on günlük karar verme süresinin bittiği tarih olan 5.1.2015 tarihini takip eden on günlük süre içinde Kuruma itirazen şikâyet başvurusunda bulunması gerekirken, bu süre geçtikten sonra 26.1.2015 tarihinde yapılan itirazen şikâyet başvurusunun süresinde olmadığı sonucuna varıldığı, bu sebeple tesis edilen davaya konu işlemde hukuka aykırılık görülmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, bu karar davacı tarafından temyiz edilmiştir.

Anayasanın 40. maddesinin ikinci fıkrasında, Devletin işlemlerinde, ilgili kişilerin hangi kanun yollarına ve mercilere başvuracağını ve sürelerini belirtmek zorunda olduğu kurala bağlanmıştır.

4734 Sayılı Kamu İhale Kanunu'nun "İhalelere Yönelik Başvurular" başlıklı 54. maddesinin 1. fıkrasında, ihale sürecindeki hukuka aykırı işlem veya eylemler sebebiyle bir hak kaybına veya zarara uğradığını veya zarara uğramasının muhtemel olduğunu iddia eden isteklilerin, Kanun'da belirtilen şekil ve usul kurallarına uygun olmak şartıyla şikâyet ve itirazen şikâyet, başvurusunda bulunabileceği kuralına yer verilmiş; aynı Kanunun "İdareye Şikâyet Başvurusu" başlıklı 55. maddesinin 3. fıkrasında, "İdare, şikâyet başvurusu üzerine gerekli incelemeyi yaparak on gün içinde gerekçeli bir karar alır. Alınan karar, şikâyetçi ile diğer aday veya istekliler ile istekli olabileceklere karar tarihini izleyen üç gün içinde bildirilir, ilan ile ihale veya ön yeterlik dokümanına yönelik başvurular dışında istekli olabileceklere bildirim yapılmaz."; 4. fıkrasında ise, "Belirtilen süre içinde bir karar alınmaması durumunda başvuru sahibi tarafından karar verme süresinin bitimini, süresinde alınan kararın uygun bulunmaması durumunda ise başvuru sahibi dâhil aday, istekli veya istekli olabilecekler tarafından idarece alınan kararın bildirimini izleyen on gün içinde Kuruma itirazen şikâyet başvurusunda bulunulabilir." hükümleri yer almıştır.

Dava dosyasının incelenmesinden; İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı tarafından yapılan İstanbul İli Avrupa Yakası Sınırları Dahilinde Kapı, Duvar ve Direkli Tip Tabelaların Yerlerine Monte Edilerek Adres Bilgi Sistemine Entegre Edilmesi İşi ihalesine teklif veren davacı şirketin 24.12.2014 tarihinde idareye şikâyet başvurusunda bulunduğu, idarenin 5.1.2015 tarihli cevabında şikâyet dilekçesinde belirtilen hususlar doğrultusunda incelemeler yapıldığının bildirildiği, 19.1.2015 tarihinde tebliğ edilen 13.1.2015 tarihli işlemle şikâyet başvurusunun reddedildiğinin bildirildiği, davacı tarafından 26.1.2015 tarihinde Kuruma yapılan itirazen şikâyet başvurusunun süre yönünden reddedilmesi üzerine bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.

Bakılan davada, kesinleşen ihale kararına karşı davacının 10 gün içerisinde ihaleyi yapan idareye şikâyet başvurusunda bulunduğu, ihaleyi yapan idarenin 5.1.2015 tarihli yazısında şikâyet başvurusu üzerine incelemenin devam ettiğinin belirtildiği, 10 günlük yasal süre içerisinde şikâyet başvurusunun sonlandırılmadığı, bu süre bittikten sonra cevap verilmek suretiyle davacının yanıltıldığı, keza şikâyetin reddine dair işlemde de, yazının tebliğinden itibaren 10 gün içinde itirazen şikâyet başvurusunda bulunabileceği belirtilerek Anayasanın 40. maddesi ihlal edilmek suretiyle davacının yanıltıldığı görülmektedir.

Bu durumda, davacının 'na yapmış olduğu itirazen şikâyet başvurusunun süresinde olduğunun kabulü gerektiğinden, davaya konu işlemde ve davanın reddi yolundaki Mahkeme kararında hukuka uygunluk bulunmamaktadır.

SONUÇ : Açıklanan nedenlerle; temyiz isteminin kabulüyle 2577 Sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesi uyarınca Ankara 2. İdare Mahkemesi'nin 15.5.2015 tarih ve E:2015/305, K:2015/622 Sayılı kararının BOZULMASINA, DAVA KONUSU İŞLEMİN İPTALİNE; dosyanın anılan Mahkeme'ye gönderilmesine, aşağıda ayrıntısı gösterilen 99,50-TL yargılama gideri ile 233,60 TL temyiz yargılama giderinin ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca belirlenen 1.000-TL vekâlet ücretinin davalı idareden alınarak davacıya verilmesine, posta giderleri avansından artan tutarın ve kullanılmayan 45,60.-TL yürütmeyi durdurma harcının davacıya iadesine, 2577 Sayılı Kanun'un 20/A maddesinin ikinci fıkrasının ( i ) bendi uyarınca kesin olarak ( karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere ), 17.03.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

 

* Yargı mercileri tarafından verilen kararlar yürürlükte bulunan mevzuat hükümlerine ve olayın özelliklerine göre verilen kararlar olup; kararların emsal karar olarak uygulanıp uygulanmayacağı her somut olay özelinde ayrıca değerlendirilmelidir. Kapsamlı değerlendirme ve benzer içtihat örnekleri için ilgili departmanımız ile iletişime geçiniz.

Paylaş:

Emsal Kararlar

Yeni Eklenenler

Sosyal Medyada Biz

error: Özderin Avukatlık Bürosu - Ankara - Uzman Kadromuza ulaşmak için lütfen arayınız ! 0312 428 03 13